Titanfall: Frontier's Edge

Titanfall’u açıklamak zor bir iş. Çıkışını yaptıktan sonra hem rekabetçi hem de normal FPS oyuncularını kendine çeken oyunun tüm getirdiklerinin yanında başardığı tek ve çok önemli bir  özellik vardı: Gerçek FPS ruhu.

O ruhun kaybolduğunu düşünen Unreal Tournemant, Quake, Half-Life oyuncularına ilaç gibi gelmişti. Elbette sadece onları düşünerek oyun yapmak anlamsız olurdu. En azından hatırı sayılır bir satış başarı gerçekleştirebilmek için hem eski hem de yeni oyuncuların dikkatini çekmek zorundasınızdır. İşte Titanfall bunu başardı.

Belki de bu öykünün başarıyla sonuçlanmasının en büyük etkeni Respawn Entertaiment’dı. Yaşı biraz büyük olanlar onları efsane bir çıkartma sahnesiyle hatırlarken, yeni nesil ise Çernobil’de geçen muhteşem bir keskin nişancı göreviyle tanıyordu.

Medal of Honour ve Call of Duty gibi oyunların arkasındaki isim olmak basit iş değildir. Zaten iki önemli marka da gidişlerinin ardından Zampela ve ekibini eminim özlüyordur. Bilmiyorum ama bu adamların elinde sanki sihirli bir değnek var ve yaptıkları oyunları oynatmayı gerçekten iyi biliyorlar.

Hem titanlar hem de pilotlar için geniş alanları ve kapalı ortamları bir arada tutmak zorunda olan ekip haritaların yapısını gerçekten ince eleyip sık dokumak zorunda. Durumun gayet farkında olan Respawn hem orijinal oyunun haritalarında hem de bir önceki DLC olan Expedition’da ince bir çizgi üzerinde duran bu dengeyi korumuştu.

Şimdi ise yepyeni içerik Frontier's Edge’in zamanı geldi. Bildiğiniz gibi bir önceki içerik sadece 3 harita getirmesinden dolayı beklentilerimi pek fazla karşılamamıştı. İnsan en azından birkaç yeni silah ve titan iyi gelir diyor ama maalesef ikinci DLC de böyle bir yenilik barındırmıyor.

Peki DLC oyunun üzerine sadece harita mı ekliyor? Aslında bu tam olarak doğru değil. Geçen sefer özel lobiler kullanıma açılmıştı. Oyunun rekabetçi yapısını doruk noktaya taşımak ve profesyonel arenada söz sahibi olabilmek için lobi sistemi büyük önem taşıyordu.

Şimdi de Titanfall oyun içi marketle tanışıyor. Aklınıza ilk gelen şey büyük ihtimalle gerçek parayla alışveriş yapılan bir mikro ödeme sistemi olmuştur. Hayır arkadaşlar öyle bir şey yok. Respawn daha oyun çıkmadan önce bu konudaki son sözü söylemişti. Oyun hiçbir şekilde mikro ödeme sistemini benimsemeyecek.Bizde doğal olarak onların sözüne güvenmek zorundayız. Fakat ileride böyle bir durum söz konusu bile olursa, başlarının epey ağrıyacağını tahmin edebiliyorum

Yeni gelen Black Market’in işlevi, Burn Card sistemini daha spesifik bir hale getirmek olarak göze çarpıyor. Artık Burn Card’larınız maç sonlarını rastgele olarak dağıtılmıyor. Siz markete girip uygun olan kart destesini satın almalısınız. Standart paket 500 puanken, Premium paketle istenen miktar bir anda 50000'lere kadar çıkıyor.

Bu noktada insanların endişesinin aslında son derece sağlam nedenlere dayandığını söyleyebilirim. Paketlerin veya puanların gerçek parayla satılması gibi bir durumun söz konusu olduğunda bile oyuncuların sesi bir hayli yükselecektir. Respawn’ın bu konudaki kesin açıklaması açıkçası hepimizin yüreğine su serpti.

Sistem ihtiyaçlara odaklanmamızı sağlıyor. Eski sistemde güzel bir kart gelene kadar desteden epeyce bir kartı yollamamız gerekiyordu. İhtiyacımız olmayan kartların hiç gelmeyecek olması şüphesiz güzel bir haber. Eh, bu sefer de biz gerekli puanı toparlayana kadar yeni bir karta sahip olamıyoruz.

Taktiksel Özellikler, silahlar ve titanlarla ilgi ayrı paketler yer alıyor. Fiyatlarıysa kitlerin içindeki kartların nadirliğiyle orantılı olarak değişiyor. Mesela ekipman paketleri haliyle ucuzken, alana titan indirmemizi ve titana ulaşma süremizi kısaltan kartların bulunduğu Titan Pack hayli pahalı.
Aynı zamanda oyuna sonradan eklenen ve bizim profilimizi özelleştiren nişanlar da market üzerinden satın alınabilecek.

Black Market’e girmek içinse 11. Seviyeye ulaşmanız gerekiyor. Puan kazanmak için birden fazla yol bulunmakta. Oyun içi yaptığız birçok şey puanla ödüllendirilmekte. Maç kazanınca, günün ilk kazanılan maçında, günlük görevlerin tamamlanmasıyla veya halihazırda bulunan sahip olduğumuz kartların desteden çıkarılmasıyla puan kazanıyoruz. Tüm bunların dışında, her maç yaptığımızda 500 puan ve 50. seviyede (eğer seviyemizi dönüştürürsek) puan kazanıyoruz.
Son olarak bu özellik DLC ile birlikte gelmiş olsa da tüm oyuncuların kullanımına açık olacak.

Zaten normal olan da böyle yapılması gibi görünüyor. Aksi durumda oyunun DLC’lerine para ödemek istemeyen oyunculara karşı büyük bir üstünlük oluşurdu.

Black Market'i bir kenara alırsak, Frontier Edge'nin asıl odak noktası yeni gelen 3 harita oluyor.

Dig Site

Bana göre geçen harita paketinin en sağlam haritası tartışmasız War Games olmuştu. Bu sefer bayrağı Dig Site alıyor.

Milita’ya ait bir maden işletmesini IMC basarsa ne olurun cevabı tozun dumana karıştığı, ardından da taşlara çarptığı Dig Site’da veriliyor. Titanlar hayli büyük makineler ama inanın onlardan daha büyüklerinin olduğu yeni haritamızda ortaya çıkıyor. Parkur sayısının hayli fazla olduğu Dig Site, aşağıda titanların ezici savaşı sürerken, yukarıda pilotların platformlar ve iş makinelerinin arasında birbirine girdiği etkileyici maçlara sahne oluyor.

Export

Milita’ya ait bir yerleşim bölgesi olan Export, oyunun en hızlı hiratalarından biri olma özelliğiyle ön plana çıkıyor. Halatlara atlayıp direkt karşı tarafa geçebildiğimiz, yere inmek bile istemediğimiz bir yer burası. Ben sadece titanım geldiğinde aşağıya indiğimi hatırlıyorum.

Merkezdeki iki yapının arası iki adet geniş kolonla birbirine bağlanıyor ve isterseniz bu şekilde yolculuk yapabiliyorsunuz. Fakat burada harita yapacağını yapıyor ve elektriğin azizliğine uğrayabiliyorsunuz. Oyunculardan biri sisteme kısa devre yaptırırsa bir güzel kızarıyorsunuz. Elektrik akımından sadece kolonlar değil, güvenlik çitleri de etkileniyor, bu durumda tehlikeli bölge sayısı hayli arttırıyor.

Haven

Titanfall’un beklide en farklı konsepte sahip haritası yine bu DLC ile birlikte geliyor. Haven bir sahil bölgesi ve bu sefer tatil beldesinde savaşıyoruz. Otel, sanat galerisi ve alışveriş merkezinden oluşan konsept dışı yapıların arasında dolaşmak inanılmaz eğlenceli.

Sahile titan indirmek ve otel lobisinde adam vurmak ilginç bir deneyim. Özellikle kapalı mekan sayısının çokluğu ilk başta dezavantaj gibi görünüyor ama durum hiç bildiğiniz gibi değil. O otelin içine herkes doluşmuşken bir anda ortaya çıkan titanlar epey cana kıyabiliyor.

Yine Expendition gibi yeni DLC’miz Frontier's Edge’de bizi harika haritalarla tanıştırıyor. Eh bu durumda aynı eleştirileri yapmak da yine bize düşüyor. Artık, kesinlikle yeni silahlar ve titanlara ihtiyacımız var. Var olan titan ve pilot kombinasyonlarının sayısı oldukça fazla ama insanız işte, daha da fazlasını istiyoruz. Son gelecek DLC’nin artık bu konuya da el atması gerekiyor. Elimizdeki tatmin edicilikten uzak, kuru bir eklenti demiyorum ama yine de bu konudaki tavrım net.

Eğer Season Pass sahibiyseniz Frontier's Edge’i indirip oynamaya başlamışsınızdır bile. Tek tek alındığında biraz yüksek bulduğum DLC fiyatları toptan paketle hayli ucuza gelmiş oluyor. DLC’leri dijital olarak Origin üzerinden, ya da Türkiye içinden Playstore vasıtasıyla satın alabilirsiniz.

Titanfall iyi çıkışının ardından harita paketleriyle oyuncusunu sıcak tutmaya kararlı ama son içerikle daha farklı içerikler görmemiz gerekiyor. Her ne kadar daha en başından DLC'lerin sadece hairtaları kapsayacağını söylemiş olsalar da 9.99 euroluk fiyat -özellikle ülkemiz için- biraz fazla gibi görünüyor.

Peki, tavsiye ediyor muyum? Kesinlikle!